Kanser tedavisi gören hastaların nasıl beslenmesi gerekir?
Kanser ve beslenme konusu her zaman merak uyandırır. Milliyet Cadde’den Ayşegül Aydoğan Atakan, bu konuyu en yetkin isimlerden olan Universal Hastaneler Grubu İtalyan ve Çamlıca Hastaneleri Tıbbi Onkoloji Direktörü Prof. Dr. Erkan Topuz’la konuştu ve dizi halinde yayımladı. Biz de konunun önemine dikkat çekmek için söyleşi dizisine Pudra.com sayfalarında yer veriyoruz.
Hastalara organik ve bitkisel çay-çorba verme fikri nasıl ortaya çıktı?
Amaç, hastalarımızın konforlu bir kemoterapi süreci geçirmeleri. Hastalarımızın en büyük sorunu, bulantı. İkinci sorun ağız yarası, üçüncüsüyse saç dökülmesi. Verdiğimiz çayların ağız yaralarını azalttığı ya da önlediği görülüyor. Bulantıyı önleyici özelliği de var. Önemli olan kemoterapi sırasında belli sıvıları en iyi şekilde verebilmek.
Kemoterapi sürecinde organik gıdanın önemi nedir?
Bu çayları sabah ve öğleden sonra veriyoruz. Çayların içinde genelde bulantıyı azaltacak, hastanın sindirim sistemini rahatlatacak tipte bitkisel bileşimler bulunuyor. Papatya, anason, rezene gibi bitkilerden faydalanıyoruz. Öğle yemeği olarak verdiğimiz iki çeşit çorbamız var. Bu çorbalar, hem hastanın sıvı almasını sağlıyor hem de bulantısını azaltarak genel sağlık durumunu iyileştiriyor.
Bu çay ve çorbalar bulantıyı ne kadar azaltıyor?
Eskiden hastalarımızın yüzde 30-40’ının terapinin ertesi günü çok büyük bulantı ve kusması olurken bu oran, çay ve çorba servisinden sonra yüzde 5-10’a düştü.
Çorbaların içinde neler var?
Bu çorbalar protein bakımından zengin, organik maddeler ihtiva ediyor. Genellikle yoğurt ve domates çorbası veriyoruz. Yine içinde pek çok maddenin yanı sıra zencefil var. Ayrıca kekik, rezene, zencefil de kullanılıyor. Çorbalara yumurta da kırılıyor. Kendi ürettiğimiz bileşimler bunlar. Bunların dışında mercimek çorbası da yine kemoterapi hastalarına verdiğimiz çok yararlı bir gıda.
Bu bitkilerin yararını nasıl keşfettiniz?
Senelerin deneyimi. Zaten tıp dünyasının bildiği, kabul ettiği bilimsel bitkiler bunlar. Dünyada bu bitkilerin olumlu etkilerinin gösterildiği binlerce çalışma var. Bunları bir araya getirerek daha faydalı ve sağlıklı mönüler oluşturuyoruz.
Kemoterapi gören hastanın günlük ne kadar sıvı tüketmesi gerekiyor?
Sıvı tüketimi çok önemli. Bol sıvı tüketmek, verdiğimiz ilaçların zehir etkisini azaltıyor. Bulantı ve kusma nedeniyle birçok hasta 2-3 gün sıvı alamıyor. Bu durumda böbrekler susuz kalıyor ve nefrotoksisite oluşuyor. Onun için hastaları çok iyi takip etmek gerekiyor. Günde en az iki litre sıvı verilmeli, ağızdan en az 8-10 bardak sıvı alınmalı. Suyun dışında evde yapılan yoğurttan hazırlanan yağsız ayran, sirkeli suda bekletilmiş meyvelerden sıkılmış meyve suları tüketilmeli.
MORAL BULANTIYI ETKiLiYOR
“Moral, tedavi sırasında çok etkili bir unsur. Moralli hastaların bulantılarının azaldığını tedavi sırasında görüyoruz. Bu semptomlar çoğu zaman psikolojik. Hastanın birinci, ikinci, üçüncü tedavide bulantısı olmaz ama dördüncü ve beşinci tedavide bulantı başlar. Halbuki aynı ilaçlar aynı dozlardır ama çevreden işittikleri bulantıyı artırabilir. Bundan dolayı hastalara psikolojik yaklaşım moral desteği tedaviden randıman almamızı sağlıyor.”
Kemoterapide sıvı kaybının önemi
Kimi hastalarda bazı ilaçların ishal yapabildiğini bunun da vücudun elektrolit dengesini bozduğunu vurgulayan Prof. Dr. Erkan Topuz, “Bu hastalara çok hızlı sıvı vermek gerekiyor. Kemoterapiden sonraki dönemde belli oranda protein ve karbonhidratın alınması lazım. Birçok besleyici gıda var. Bunlar takviye olarak verilebilir. Ben sentetik gıdaların alınmasından ziyade hastayı bir beslenme rejimine sokmakta fayda var diye düşünüyorum” diyor. (Pudra)
Deathicious tarafından http://www.biyolojigunlugu.com/kanser-tedavsinde-nasil-beslenmeli adresinde yayımlanmıştır.