Ukrayna ordusu, 5 Ocak itibariyle Rusya’nın Kursk bölgesinde yeni bir taarruz başlattı. Bu gelişme, uzun bir aradan sonra zırhlı formasyonların yeniden harekete geçmesi açısından dikkat çekici bir durum oluşturdu. Özellikle bu askeri harekatın, Donald Trump’ın 20 Ocak tarihinde başkanlığı devralmasından önce başlaması, stratejik açıdan önemli bir noktayı işaret ediyor.
Ukrayna’nın Askeri Stratejisi ve Krizle Mücadele
Son dönemde Ukrayna, giderek ciddileşen bir askere alım krizi ile karşı karşıya kaldı. 2024 yılı boyunca ordunun ciddi bir personel eksiği ile mücadele etmesi bekleniyor. 2024’ün ilk sekiz ayında, Ukrayna ordusundan kayıtlara geçen 45 bin 543 firar, 2022’den bu yana yaşanan toplam 80 binin üzerindeki firarların yarısını oluşturuyor. Bu durum, Ukrayna’da firarların sayısının tehlikeli bir şekilde arttığını gösteriyor.
Bu krizin başlıca nedenlerinden biri, gönüllü askerlerin ilk iki yılda tükenmiş olmasıdır. Ukrayna, personel eksiğini gidermek adına askere alım yaşını 27’den 25’e düşürmüş durumda; ancak son aylarda bu yaşın doğrudan 18’e indirilmesi tartışılmaktadır. Fakat, 18-25 yaş aralığındaki gençler, Ukrayna’daki en küçük demografiyi oluşturmakta. Bu nedenle, henüz aile kurmamış olan bu demografiyi cepheye sürmek, ülkenin geleceği açısından ağır sonuçlar doğurabilir.
Yeni Tugayların Kurulması ve Eleştiriler
Ukrayna, personel eksiği nedeniyle tam kuvvette olmayan tugayları olmasına rağmen yeni tugaylar kurmaya devam ediyor. Bu durum, askeri uzmanlar tarafından eleştiriliyor. Michael Kofman gibi batılı uzmanlar, bu yeni tugayların kurulmasını “savaşın en anlaşılması zor kararı” olarak değerlendiriyor. Örneğin, Fransa’da kurulan ve Almanya ile Polonya’nın ekipman desteğiyle beslenen 155. Mekanize Tugayı, cepheye ulaşmadan dağıldı. Bu tugayın 5800 personelinin 1700’ü Avrupa’da eğitim sırasında kayıplara karıştı ve Kasım ayı itibariyle bu kayıpların 500’ünün nerede olduğu hala belli değil.
Bu durum, kalan personelin destek kuvvet ihtiyacı olan cephe hattındaki tugaylara dağıtılmasına neden oldu. Genelkurmay Başkanı Oleksandr Sirski eleştirilerin merkezinde yer alıyor. 155. Mekanize Tugayı faciasının, deneyimsiz subayların yönetimsel eksikliklerinden kaynaklandığı iddia ediliyor. Yarbay Bohdan Kroteviç, yeni kurulan tugaylardaki askerlerin mevcut tugayların deneyimli komutanları altında çok daha etkili olabileceğini belirtiyor.
Ukrayna’nın Stratejik Hedefleri
Ukrayna, daha fazla tugay kurarak, savaşı devam ettirebilecek rezervleri olduğunu göstermek istiyor. Aynı zamanda Batılı ülkelerden daha fazla ekipman elde etmek için yeni tugayları ön plana çıkarmayı hedefliyor. Ancak, bu stratejinin ne kadar etkili olacağı henüz belirsizliğini koruyor.
Kursk’ta Yeni Taarruz ve Sonuçları
Ukrayna, 6 Ağustos 2022 tarihinde başlattığı taarruzla Rusya’nın Kursk bölgesinde önemli toprak kazanımları elde etmişti. Fakat, bu kazanımlar, Rusya’nın karşı taarruzlarıyla zayıfladı ve Ukrayna, Kursk’ta ele geçirdiği toprağın yarısını kaybetti. Özellikle Donbass bölgesinde savaşan tugayların Kursk’a kaydırılması, buradaki Rus ilerleyişini hızlandırdı. 5 Ocak itibariyle Ukrayna, Kursk’ta yeni bir taarruz başlattı.
Savaşın son döneminde, iki taraf da ağır kayıplara uğramış ve zırhlı araçları pek içermeyen taarruzlar gerçekleştirmişti. Ancak Ukrayna, bu harekât için kalan ekipmanlarını seferber etmiş durumda. Şiddetli çatışmalara rağmen, Rus savunmalarında genel bir kırılmanın yaşandığına dair henüz bir belirti yok. Rus askerlerine ait Telegram sayfalarında, çatışmalardan yayınladıkları görüntülerle zırhlı konvoyları durdurdukları iddia ediliyor.
Gelecek Beklentileri ve Olası Barış Görüşmeleri
Ukrayna’nın muhtemelen amacı, Trump’ın koltuğa oturacağı 20 Ocak tarihinden önce elde edebileceği azami bölgeyi kontrol altına alarak, olası barış görüşmelerinde elindeki kozu artırmak. Barış müzakerelerinin, Trump’ın söylemlerinde olduğu üzere hemen başlaması durumunda, Kursk harekâtının Ukrayna adına sonuç elde etmesi için oldukça kısa bir süresi olacak. Önümüzdeki 15 günde çatışmaların şiddetlenmesi bekleniyor.
http://dlvr.it/THDp8s
