İzmir’in düşman işgaline karşı ilk kurşunu sıkan cesur gazeteci Hasan Tahsin, şehit edilişinin 106’ncı yılında meslektaşları ve İzmirliler tarafından düzenlenen anlamlı bir törenle anıldı. Hasan Tahsin’in Konak’taki anıtı önünde gerçekleşen programa İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da katılarak, Hasan Tahsin’in direnişin sembol ismi olduğunu ve tüm gazetecilerin onuru olduğunu vurguladı. Başkan Tugay, “Eline kalemi aldığında içindeki korkuyu atarak ‘ben doğruları yazacağım’ diyen bütün gazeteciler de kahramandır” ifadelerini kullandı.
İzmir’in işgalinin başladığı o kara gün olan 15 Mayıs 1919 tarihinde düşmana ilk kurşunu sıkarak direnişin sembolü haline gelen gazeteci Hasan Tahsin, ölümünün 106’ncı yıl dönümünde Konak Atatürk Meydanı’ndaki İlk Kurşun Anıtı önünde düzenlenen törenle saygıyla anıldı. Anma törenine İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın yanı sıra İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Şehit Gazeteci Hasan Tahsin Ortaokulu öğretmen ve öğrencileri, çok sayıda basın mensubu, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları, siyasi partilerin il başkanları ve temsilcileri ile İzmirli vatandaşlar katıldı. Törende, Hasan Tahsin’in aziz hatırası için saygı duruşunda bulunuldu ve ardından hep bir ağızdan İstiklal Marşı okundu. Anıtın önüne çelenk bırakılmasıyla törenin ilk bölümü tamamlandı.
Başkan Tugay: “Doğruları Yazan Bütün Gazeteciler Kahramandır”
Törende duygusal bir konuşma yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Hasan Tahsin’in sadece gazetecilerin değil, tüm İzmir’in ve Türkiye’nin gururu olduğunu belirtti. Başkan Tugay, “İzmir’i İzmir yapan çok fazla değer var. Bunların en önemlilerinden birisi de kurtuluşun şehri olması ardından cumhuriyetin kuruluşunun temellerinin atıldığı şehir olmasıdır. Ama o kurtuluş hikayesinin başlamasına sebep olan İzmir işgalinin de en kahramanca direniş noktası olmasıdır. Bu direnişin sembol ismi Hasan Tahsin gazetecidir ve gazetecilerin onurudur. Ama aynı zamanda İzmir’in, Türkiye’nin gururudur. Hasan Tahsin’i bütün Türkiye bilir. Herkes bu kahramanlığın hikayesini duymuştur” dedi.
Başkan Tugay, sadece Hasan Tahsin’in değil, günümüzde de zor şartlar altında doğru haberi halka ulaştırmaya çalışan tüm gazetecilerin kahraman olduğunu vurgulayarak, “Sadece Hasan Tahsin’in kahramanlığı gazetecilerin tek kahramanlığı diyebilir miyiz? Hayır. Bütün samimiyetimle söylüyorum; bugün yaşanan gerçekleri katıksız bir şekilde halka duyurmaya, ulaştırmaya çalışan, onların doğru bilgi almasını sağlamaya çalışan, hiçbir şeyden çekinmeyen, zaman zaman bunun sıkıntılarını yaşayan, eline kalemi aldığında içindeki korkuyu atarak ‘ben doğruları yazacağım’ diyen bütün gazeteciler bence kahramandır” ifadelerini kullandı.
“Uğur Mumcu’yu Nasıl Öldürürsünüz?”
Konuşmasında Türkiye’de geçmişte yaşanan gazeteci cinayetlerine de değinen Başkan Tugay, bu kayıpların ülkeye büyük zarar verdiğini dile getirdi. “Biz ülke olarak çok büyük bir hata yaptık. İlk kaybettiğimiz, öldürülen, hapse atılan gazeteci olduğunda ülke buna daha başında ‘dur’ demeliydi. Bugün olan her şeyin temeli geçmişte Abdi İpekçilerin, Uğur Mumcuların, onlar gibi yiğit gazetecilerin öldürülmesi karşısında aslında yeterince ses çıkarmamış olan ülkemizdir, ülkemizin bütün demokratik güçleridir. Siz Uğur Mumcu’yu nasıl öldürürsünüz? Nasıl kıyarsınız böyle bir insana? Uğur Mumcu kadar ülkesini, insanlarını seven, bu ülkede sadece iyiliğin ve doğruluğun peşinde koşan bir insanı birileri haince öldürür de siz onu nasıl kabullenirsiniz? Hepimizin bununla yüzleşmesi gerekiyor. Bu ülke bir şeyleri kabullendiğimiz için bugün böyle. Hepimizin yüreğinde, vicdanında acı çektiğini, üzüntü yaşadığını, gelecekte temiz bir ülke hayal ettiğini biliyoruz. Bunları zaman zaman tutuklanan gazeteciler için gösterilen destek çabalarında görüyoruz” şeklinde konuştu.
“Size Türkiye’nin, İnsanlarımızın İhtiyacı Var”
Gazetecilik mesleğinin hayati önemine vurgu yapan Başkan Tugay, yerel yönetim olarak basının yanında olduklarını belirterek, “Ben bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yüreğimden gelen duygularla hepinize teşekkür ediyorum. Bu değerli hizmeti veriyorsunuz. Size Türkiye’nin, insanlarımızın ihtiyacı var. İşinizi daha iyi yapmanız için de bizim elimizden gelen her yardımı size yapma zorunluluğumuz var. Arkadaşlarımla beraber basınımızın daha fazla nasıl yanında olabiliriz, onların işlerini nasıl kolaylaştırabiliriz diye çalışıyoruz” dedi.
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Gappi: “Hasan Tahsin Bizim Onurumuz ve Sorumluluğumuzdur”
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi de törende yaptığı konuşmada, İzmir’in işgal günlerini hatırlatarak Hasan Tahsin’in gösterdiği kahramanlığın önemine değindi. Gappi, “Bugün kuruluşun ve kurtuluşun özgür ve onurlu bireyleriysek eğer bunun açıldığı yol tam da burasıdır. Hasan Tahsin ya da Osman Nevres… Gazetecilik tarihe yüreğiyle tanıklık etmektir. Gazetecilik cesur insanların işidir. Gazeteci toplumun sorunlarını sadece yazan değil sırtını dönmeyendir ve gerektiğinde özgürlük için canını verendir. Kurtuluşa giden yolu açan Hasan Tahsin biz İzmirli gazetecilerin onurudur, kıvancıdır ancak aynı zamanda sorumluluğudur. Hasan Tahsin’in izinden gitmeye devam edeceğiz” ifadeleriyle Hasan Tahsin’in mirasının takipçisi olacaklarını vurguladı.
https://merhabaizmir.com/izmirin-direnis-sembolu-hasan-tahsin-sehadetinin-106-yilinda-anildi/?utm_source=dlvrit