Fingal,
Doğada mağaralar, deniz sularının etkisi ile meydana gelenler olduğu gibi, arazinin yüksekte kalan kısımlarını delerek bunların altından geçmek sureti ile yataklarını değiştirmiş akarsuların etkisi ile meydana gelenlere de rastlanmaktadır. Bunların birincisine karakteristik bir örnek olarak İskoçya' daki Hebrides takım adalarında bulunan Fingal mağarası gösterilebilir. Bu mağara 20 m. yükseklik ve 70 m. Uzunluktadır.
Akarsuların açtığı dehliz ve mağaraların en güzel örnekleri ise Anadoludadır. Bu yer altı dehliz ve mağaralarından faydalanan ilk insanların, daha kullanışlı ve güvenli bir duruma getirtmek için bunları genişlettikleri, sağlamlaştırdıkları ve doğal dehliz bulunmayan yerlerde doğal yapılara benzetmek sureti ile küçük çapta bir takım dehlizler açtıkları söylenebilir.
Staffa'da, Sütunlar adanın büyük bir parçası üzerine oturmuş ve denizin sütunları aşırdığı yerde bulunan büyük mağara mitsel bir dev olan Fingal'ın Mağarasıdır. Fingal Mağarası birçok şiir ve romana konu olmuştur. Besteci felix Mendelessohn ünlü orkestra üvertürünü, 1829 yılında buraya yaptığı tekne gezintisinden esinlenerek oluşturmuştur.
İskoçya'nın batı kıyıları açığındaki Staffa Adası' nda yer alan Fingal Mağarası' nda bunun bir örneğine tanık olunabilir. Bu mağaranın dip tarafındaki küçük bir açıklıktan, girişin dış yanındaki dalga seslerinin yankılanmasıyla oluşan, org sesine benzer sesler gelir. Bu yankılar besteci Felix Mendelssohn' un Fingal Mağarası olarak da bilinen Hebridler Uverlürü' nü bestelemesinde esin kaynağı olmuştur. Gök gürültüsü de bir bileşik yankı örneğidir. Bu olayda bulutlar yansıtıcı engel işlevi görür ve ses dalgalarını başlatan tedirginliği, çakan şimşeğin ısısından kaynaklanan ani hava genleşmesi yaratır.
Meşhur Fingal Mağarası da bu mağaralardan biridir. İskoçya’ da bulunan bu mağaranın eski adı an Uaimh Binn , “Melodili Mağara” idi. Bu mağaradan gelen sesler öte dünyadan gelen sesler olarak yorumlanıyordu. İrlanda’ da da bu tür mağaraların olması , İrlanda bardlarının “Mağaralar” adı verilen bir öykü dizisi oluşturmasına da kaynaklık etmiştir. Ne yazık ki bu öykülerden günümüze sadece bazı parçalar ulaşabilmiştir.